Ben Sensiz Burda
Yaslanıp omuzuna gecenin sabahı karşılar gibi, ama dünyaya günaydın diyemeden. Yatar gibi çimenler üstünde, ama çimenlerin kokusunu alamadan. Koşar gibi […]
Yaslanıp omuzuna gecenin sabahı karşılar gibi, ama dünyaya günaydın diyemeden. Yatar gibi çimenler üstünde, ama çimenlerin kokusunu alamadan. Koşar gibi […]
Kim anlatacak sana akşamları, dışarıda nasıl geçti günüm, Cağaloğlu pazarında nasıl atlatılıyorum, kimlere rastladım yolda, neler konuştum, kim anlatacak sana? […]
Sizinle aynı yemeği yedim senelerce, aynı türküyü söyledim talim dönüşü, ve aynı rüyaları gördüm geceleri, ot yatakta. Gün oldu cömerttim, […]
– Karıma- Yirmi yaşında hapse düştüm. Yirmi beşimde sürgün oldum. Yıllarca gençliğimi saçtım Anadolu topraklarına. Bir yokuşu yıllarca indim çıktım […]
Bahçemdeki dut ağacı vurdu ince dallarıyla penceremin camına, bir Beşiktaş tramvayı geldi aldı beni, bir Beşiktaş tramvayı götürdü sana. Çemberlitaş, […]
Yaşamın vişne rengi dudakları vardır sevgilim Öpüşün kadar sıcak ve tatlı Özgürlük türküleri de söylenir bu dudaklarla Sevda türküleri de […]
Birgün başımızda sevda rüzgarları eserse Deli deli yıldırımlar düşerse yüreğimize “al bir yudum pınarından özgürlüğün, Rüzgarından sevdamızın çek bir soluk” […]
Hasretim sana Tam üç koca kış geçti aradan, koskocaman üç asır. Önca Aydın, Muğla, Balıkesir. Önce bizim yiyemediğimiz bal gibi […]
Bizim hiçbir hürriyetimiz yok, Hiçbir hürriyetimiz, Ne çalışmak, ne konuşmak, ne sevişmek. Sen orda bağrına bas dur en büyük çileyi, […]
Tekmil haklar alınır. Tekmil hürriyetler kısılır. Tekmil köşe başları, tekmil kapılar tutulur. Gökyüzü tıkılır dört duvar içine. Bütün bunlara karşı, […]
Cibali dendi mi, aklıma siz gelirsiniz, kadınlar kiminizin beş çocuğu, kiminizin nar gibi yanakları var. Kiminiz kocasız kalmış, kiminiz ihtiyar, […]
Bu gece ne bir yıldız, ne ay var yaşlı gecede Hüzne yer yok yüreğimizde hüzne yer yok Nasıl olsa kıramazlar […]
Bu ne bitmez yolmuş, deme bitmedik yol yok. Bu ne aşılmaz dağmış, deme aşılmadık dağ yok. Bu ne erişilmez ülkeymiş, […]
Sıcacık bir yağmur siner kara gecenin içine, toprak somun gibi kabarır. Tak tak vurulur kapıma, kişner kapımda kır atım, dünyam […]
Kaç bu kokudan, kaç bu pislikten, bu sürüden kaç, insan mısın, bu pazarda mısın, iki pula mısın, kaç bu kokudan, […]
Bu akşam içimde Tuhaf bir sıkıntı var Dünyada sanki bir ben kalmışım. Sanki herkes nerde keder varsa bırakmış Ben nerde […]
Orda, adamı düşündüren denizler vardır – ışıltılı ve berrak -, şurda gemiler durmuş, kimbilir, zincirleri ne ağırdır. Sarayburnu, Kızkulesi, Haydarpaşa… […]
Beni bir dağ başında böyle yapayalnız kodular, rüzgarlara, kuşlara, bulutlara yakın, senin etinden, tırnağından ayrı, senin kokundan uzak. Benim güzelim, […]
Birgün başımızda sevda rüzgarları eserse Deli deli yıldırımlar düşerse yüreğimize Hızlanır kan dolaşımı Babil’in asma bahçeleri değildir artık Dünyanın bilmem […]
Yaşlılara saksılar dizdim, bahçeler yaydım. Yorgunlara diri beden verdim, taze yürek. Döşekler serdim hastalara, rahat, yumuşacık. Nerde yalan dolan gördüysem […]
Seni bir gün çekip aldılar topraktan, benzedin köksüz bir ağaca. Önce öğrettiler sana uygun adımı, sonra büyük şehirlerini gösterdiler Avrupa’nın. […]
Pınarından özgürlüğün al bir yudum, Çek bir soluk rüzgarından sevdamızın Seni benden ne bu kapı, ne bu duvar ayıracak, Seni […]
Çok olun, çocuklar, çok olun, yüzlerce olun, binlerce olun, onbinlerce. Daha çok olun, daha çok olun, yapraklar kadar, balıklar kadar […]
Alır seni korum damla damla suyuma, ekmeğime, aşıma, kaygıma, sevincime, acıma, umuduma, sabrıma, gücüme Alır seni bölerim parça parça, dağıtırım […]
Bir taş üstüne oturup dağlara baktım. Üzerine güneş vurmuş dağların. Nedense birden, bakıp bakıp dağlara, türkü söylemek geldi içimden. Ama […]
İnsan kuş kanadında gelen yazı. İnsan arı su, insan ak süt. İnsan yemyeşil uzanan bahçe. İnsan kum, insan çakıl taşı. […]