Yol Şarkıları
Geçiyor Balkan günlerim bir elmanın nazik soyuluşunda. Kalp de yaradır, diyor ayazda türküm kanıyor her yola koyuluşumda. Ölümün dişlediği bir […]
Geçiyor Balkan günlerim bir elmanın nazik soyuluşunda. Kalp de yaradır, diyor ayazda türküm kanıyor her yola koyuluşumda. Ölümün dişlediği bir […]
Zamanın ve güneşin beslediği miskin bıldırcınlar, erimiş kanatlar ve ayaklar, rüzgarın uzun takvimi, yitmiş kayıt çizgileri en uzun ömürlü ağaçlarda. […]
Ne arıyorum çarşıda tezgâhlardan düştü ellerim ne alıp ne satmaya uzun sokaklar düşlemek benim işim yaza bakan, kireç boyalı koştursun […]
Çıkar gelir alacakaranlık yeni sürülmüş tarlalardan her adımda biraz daha yiten topukları ve taflan külüne kokan elleriyle çıkar gelir her […]
Ne zaman onur duysam yaza verdiğim ömürcükten ve yalnızlığımı duyarlı bir duvarla paylaşmaktan; ısınmış kuşlar getirir kibrit kutusu odalara yalnız […]
İnsan bir okyanus koymalı bazen arasına ayak izlerinin, sığınsa da kalbine gezerek ısıttığı karalar zalim kahramanı olmalı bütün terk edişlerin. […]
Anız yangınları sıçramıştı Yaban güllerine Başakçılara sordum Sordum sordum sordum durdum Tirşe gözyaşları düşüyordu Cam göbeği göğsüme Göçen avcılara sordum […]
Seher vakti siliniyor yeryüzünün sürmesi gözünden kırılıyor gökyüzünün camları iğneler, ısırıklarla dolu denizin yorgun kolları şafak gerdek sabahının pembe gelini […]
Gözyaşlarının gücü vardı eskiden ırmak yüklü adamlardır, tuz katarlarının ardınca giden gölgemizde damlaların bıraktığı izlerden açılırdı hayal, tuzun sudan bukağısı […]
Biliyor musun hangi düşte olduğumu? Hangi yıldızdan çekmeli yerimi saptayacak ışık çizgisini? Yeryüzünü karıştıranım ben; yeri bulunmaz artık andığım eşyanın. […]
I gece teninin en koyu tonuna ulaştığında çöküyorum bir gölge masanın başına gizlerini demek istiyorum gönlümün kimseyi şaşırtmasa da çalakalem […]
Düşlerimi “şerre” yoruyor bir deli kadın korkuluğumu kaçırttı kargalar dönecek bir evim yok uzaklara atıyorum şapkamı yüreğimi “hayra” yoruyor bir […]
Bir devir aşk diye beni doğurdu Aldı bedenimi Mağrip sıtmalarından Nil diplerinden söktü ruhumu Sisli denizlere açıldım bir zaman; Ne […]
“Kâinat” bölündüğünde ordaydım bir soluk yaprak düştü payıma arşa çıktım boynumun kuru dalından deniz zambakları ektim gök bir yana silin […]
Seni seviyorum çağladıkça coşan su estikçe dellenen rüzgar ekildikçe anaçlaşan toprak öğütler bunu bana seni severken türküden türküye geçer ırmak […]
Ayrılsam mı kavuşsam mı şaşırdım bu iskelede. Kararsızlığın ortasında ihbar ediyorum belleğimi. Tekrar ediyorum insanlığımı habire. Bir anda binip gemilere […]
Kışın soğuk balıktan günlerini sayıyorum ağımda. O yaza hiç dönülmeyecek! O başlatılmamış, o varsayılan ortasında yaşanmış sevda yakılmamış bir mum […]