Suçlama Beni
Suçlama beni böyle bırakıp gidiyorum diye bağrımı yakan bir yaradır bu ayrılık şimdi Bil ki kanımdadır sevişmelerin yangını öylece girerken […]
Suçlama beni böyle bırakıp gidiyorum diye bağrımı yakan bir yaradır bu ayrılık şimdi Bil ki kanımdadır sevişmelerin yangını öylece girerken […]
Sözün yine hep aşktan yanaysa sevgilim sen sakla bir kaçağı belki yorgun ve yaralıdır hâlâ ölüm basmıştır son sığınağı Sus […]
Aşk donuklaşmış, Pencereler yağmura hapsolmuş, Uzaklardaki sesin, ya da yanıbaşımdaki sesin Yağmuru bölüyor, Belki beni çağırıyor, belki katı ruhumu, Sarhoşluk […]
Ölüm diyor ki, -Ne diyor ölüm? -Cemal hariç değil! Diyor ki, -Ne diyor Cemal Süreya? -Her ölüm erken ölümdür/ üstü […]
Yüreği ağzında bir çocuk Gibi alırken kalemi elime Beceriksiz, acemi ve olasıya Yapayalnızım her defasında Bu sonuncu olsun diyorum Ömrümün […]
Tuzağa düşmüş bir ceylanın bakışındaki hüzün değildir umut Kınalı keklik gibi ürkek bir kuş da değildir Ne yalvar yakar olmuştur […]
İsmail’in kitabını okuyorum üç gecedir ateşler içindeki dünyada bir neferin ölüme at koşturan rüzgârını duyuyorum Managua yanıyor, her yanım ateşler […]
Günlerdir eski bir hüzünle çıkıyorum voltaya (kötüye işaret bu, üstelik yalnızlığa sığınıyorum) Unutup gitmişim ezberimdeki bütün şiirleri bulutlara bakıyorum uzun […]
Bir kez olsun dönüp bakmadı Hoşça kalın da demedi giderken Sustu ve yanlızca elinden yine de sazını elinden bırakmadı Sonra […]
Göç oldu bir acıdan öbür acıya oysa sağrısı kurumamıştı atımızın daha dün sürüp gelmiştik buralara bugün göründü yine yolların ucu […]
Her nasılsa yalnızsın Bir giz gibi deliyor yüreğini cansıkıntılarının burgusu ve hep bir şeyler eksik gibi bir şeyler bekler gibisin […]
(Cemile Çakır hocaya) Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdir her sözcük dilimin ucunda küfre dönüyor çünkü Bir gök gürlese bari diyorum bir […]
O yorgunluğun kitaplarındaki umutsuz sevgiler miydi düşleri eskiten bir kez miydi tam yüreğimize saplanışı o kemirgen kuşkuların o yabanıl uğultuların […]
– I – Söğüt ağaçlarının Bulutsu serinliği Gümüşsü bir renge Çevirirken akşamı Uzak dağ başlarını düşürür aklına Çıkar sedef kakmalı […]
Anlat bize yürüyüşün güzelliğini koşunun rüzgarını, köpüren yeleyi toynakların kızgın kıvılcımlarını Kişneyen bir tayın sevincini anlat öfkeyi ve sağırındaki mahmuz […]
– Karlar tozarken bekle Ortalık ağarırken bekle Kimseler beklemezken bekle beni K. Simonov I Bekle beni küçüğüm umudu karartmadan sevinci […]
Bir akşam konuğum ol oturup konuşalım biz bize Anıların çubuğunu yakıp uzatalım geceyi biraz Geçmişe bir el sallayıp yaşanan günleri […]
Bu kentte sorular yasaklanmıştır böyle diyorlar fısıldarcasına ve ürkek ve diyorlar ki gidip anlatılsın bir kez çare düşünsün tarih denilen […]
Hiçbir şey daha kötü olamaz Kötü biten bir aşk sonrasından Ahrazlaşırsın, gölgelenir nesneler Her telaş ıssızlık taşır biraz Kabahatli bir […]
1 Bir çığlığın sessizliğidir derin suların dinginliği ki çınlar yüreğin kararan kayalarında Derin suların dinginliği çatlatır yüreğinde korkunun tohumunu çünkü […]
Üzgün bir çocuğun yalnızlığı Kadar saydam kalabilseydim Ömrüm derdim ömrüm nasıl da Dolu geçmiştir ölebilirim artık Ölüm hiç de ürkünç […]
Sesim soğuk bir sis Gittikçe grileşen dalgınlıklar oluyor Sormuyorum bir yolculuğa kimle çıkılır Ve kim yırtıp atabilir elindeki son dönüş […]
Ömrümün karşılığı olsun diyor bir değeri, bir üstünlüğü olsun Çılgın bir aşkın tarihi yolculukların günlüğü olsun ama kavgalarda geçsin ömür […]
Gidersen yıkılır bu kent, kuşlar da gider Bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında Yanlış adresteydik, kimsesizdik belki Sarışın bir şaşkınlık […]
Soluk bir ay dolanıyor kentin üstünde her gece Her gece bilge bir gezgin tavrıyla adımlıyor yolunu Güz yanığı bir durgun […]
Büyük aşklar yolculuklarla başlar ve serüvenciler düşer bu yollara ancak Onlar ki dünyanın son umudu soyları tükenen birer çılgındırlar Ama […]
Garip bir cesaretle konuyor kalemimin ucuna Ve gittikce böcekleşiyor, kemiriyor şiirimi de Sözcüğün birine biraz böceköldürücü ekliyorum Çılgına dönüyor sokakta […]
Gün bitti, elindeki güller de soldu anımsanacak neler kaldı bugünden paylaşılmış olan nelerdi sımsıcak belki bir türkü söyleriz geceye karşı […]
Ay inceldi ve orman bir tortu gibi çöktü dibe Buğusu yoktu toprağın büsbütün balçıktı yeryüzü Irmaklar sağırdı ve dağlar birer […]
Acının tutanakçısıyım Anlatıp dururum aşkları Ayrılıkları ve o destan Yalnızlığını ömrümüzün Göçebe, Gezgin ve Aylak Biri miydim aklıma gelmedi Bir […]
Yüklenmiş kanadına uzak kırların ve gecelerin kar ürpertilerini taşıyıp gelmiş buraya dek hâlâ uğulduyor ürkek göğsünde dağ başlarının çelik fırtınaları […]
Yenildik; Şimdi kim bilebilir zakkumun O kekre tadını bizim kadar Tenimize sinmiş sülfür kokusunu Soluğumuzdaki cıvayı kim duyar İntikamcıydı bilim, […]
Toprağı nasıl kavrarsa ayrıkotları ve nasıl çölleştirirse usul usul öylece sarmış seni yanlışlar çürütmüş yüreğindeki öfkenin dayanıksız tohumlarını çorak bir […]
On beşine bastı mı dudaklarında bir türkü elinde bayrak kavga sokaktaki oyuna benzer artık çocukluğu benzemez çocukluğa Deniz okşayabilir mi […]
Kara tahtaları Yeşile çevirdiler de Yeşil umutlarını Karaladılar çocukların
Gül diye kokla güz dalgınlıklarını Umut tacirlerine yüz verme sakın Yenilirsen dövüşerek yenilmelisin Hiç kimseye vereceğin hesap kalmamalı
Hiç özlemedim seni Özlemek dostluktandır dostluğundan öte bulmalıyım seni Sıcaklığını bulmalıyım dokunuşlarını, kenetlenişi Terimizle sulanmalı yeryüzü güneş terimizle ışıldamalı sabah […]
Hiç kimse senin kadar yakıştırmamıştır hüznü kendine Hüzünler ki aşkın ve şiirin yıllanmış şarabıdır damıtılmıştır acıların imbiğinden Hüzünler ki şairlerin […]
Öyle yorgun düşmüşüm ki acının mavzerini taşımaktan bulanık sular basıyor birden bütün mevzilerimi sonra çöle kesiyor içim Bu alaturka şarkılarda […]
Burada yağmur yağıyor Aralıksız yağıyor günlerdir Ama sen yine de şemsiyeni Almadan gel ilk otobüsle Buğulanan camlara usulca Yüzünü çiziyorum […]
Sen dostumdun benim, gülünce güneşler açardı Su gibi azizdin, yurdumdun, alnında ateşler yanan Işıklı bir ırmak gibi aktığımız o uzun […]
Devrilen bir çınar nasıl uzanırsa boylu boyunca öylece düştü kollarına kan-revan içinde dostun donup kaldı soluk bir gülümseyiş çocuksu kıvrımında […]
Sırtında taşıdığın kıl heybe dağ rüzgârı ve lor peyniri gibi doluysa kır çiçekleriyle sesler türkülere dönecektir üzünçse ışıklı bir sevince […]
Sedef, safir ve kör uyku, dünden Kalan bir aynaya vuruyor düş gibi Ve kâhinin her remil atışında ölüm Kara değil, […]
Bulutları düşünüyorum kuşları ve aşkı Tarihleri var da onların hatta anıları Vatanları olmadı hiç bir zaman ki onlar Ayışığına karıştılar […]
I Gün ağarmadan yola çık sislenmeden bütün dağ taş Dönüp dönüp bakma artık bir ozan gibi ayrılığa düş Dehşetli bir […]
Biri var, nasıl konuşursa, herkesin öyle düşünmesini ister Sfenks demiştim daha önce yanıldım bir soytarıydı her nasılsa tarihe sızan Beklesem […]
Kimdi cesaretimi kıran, üstelik Yeni serüvenlere hazırlarken kendimi Sesimi cılız, rüzgarımı yelkensiz Bulan kimdi, ki şimdi geniş zaman Kipiyle düşürüyor […]
Deli kuş bilir misin nedir türküler kadar sevdalanmak duyabilmek yüreğinde bir depremin uğultusunu Suya düşen bir karanfilse yüreğin bırak kendini […]
Herhangi bir kızınkinden ayrı değildi öyküsü hayatına ülkesini ekleyip yaşamaktan başka Usulca eğerek başını yürürken nedense hep birbirine dolaşır gibi […]