Dayım Gül Takardı Gömleğinin Yakası
Ve canlıymışçasına, hergün onu sulardı. Yağız tenindeki su buharlaşsın diye Düğmeleri en bıçkın küfürlerle açardı: Çiçekçiydi, yaprak bitlerini öldürmeyen. Fotoğrafçı, […]
Ve canlıymışçasına, hergün onu sulardı. Yağız tenindeki su buharlaşsın diye Düğmeleri en bıçkın küfürlerle açardı: Çiçekçiydi, yaprak bitlerini öldürmeyen. Fotoğrafçı, […]
Sunu Ankara bir düşler kentidir. Kentin kendisi insanları düşler dünyasına taşıdığından değil: İnsan Ankara’da düş kurmadan yaşayamaz da ondan. Ya […]
Taş düştüğü yerde kaya Taş düştüğü yerde gömülür bir boşluğa Hey nöbetçi, bu kör karanlığa Dokun, yansın ellerin, yansın ellerin. […]
Böyle dedi kaya mezarını temizleyen Rüstem Usta. Taş da çürür. İncir kokuşlu dar sokakları aştınsa, görmüşsündür Kıyıda, küçük bir çocuk […]
Ertuğrul için Bugün yine bir arkadaşı vurdular, Gözlerimle gördüm,—————- ————. ————— ——— ——— ———— Kulaklarımla duydum, onlar emir verdi, Bugün […]
Bir resmin düşündürdükleri çoğunlukla daha büyüktür re- Simden çünkü pembe yanaklı oğlan var mıdır yok mudur, güçlü Ve pazulu tanrının […]
Kaç kere yanaştın bu minyatür iskeleye Kaç kere bağlandın ve çözüldün, saçlarınla Kaç kere lastiklerin ezildi, palamarın koptu Kaç kere […]
Haydi gel, bir kere daha deniyelim, Mutluluk hakkını kaptırma başkasına. Solfasol otobüsüne binelim sıkışıktır, Yakın olmanı istiyorum bana. Asu gel, […]
Düşük yoğunluğa dayanamayan sıvı Gibi, bulaşıyordu güvertedeki herkese: İsrailli karı-koca bedava iş tatilinde, İranlı ana-kız, esmer güzeli, tesettürsüz Mutluydular, bebekli […]
– C. A. Kansu’nun anısına – Küçük şeyleri sevmeliyim, Dedem Ceyhun öğütledi. Çolak amcamın demlediği Bergamut tütsülü çayları, Zından demirlerinde […]
İçten içe nasıl ses verir insan kutusu Patlar sızan bir gaz ya da tortu Nedir bu, içimizdeki müziği arıtan Taşıran […]
Acıyı kim neyler Neyler kasabayı şehirli düşünceler, Acı, yığından bir tel çeker gibi Kayıp gider götürerek kendi nedenlerini. Aşktır, acıyı […]
I Bütün gün kırlarında dolaştım yurdumun Oynak tepelerinde, ayartıcı ovalarında. Bütün gün kırlarında dolaştım senin Bir avuç toprak arayarak, boş, […]
Yıkıcı dost’a Gel de yürürken hiç konuşmayalım Bir yanımız güvercinler, parke taş altımızda Bırak Çıkrıkçılar Yokuşu orda dursun Nasılsa vur […]
Dökmekle kendini yükümlü sanıyor, zafer! Çünkü her kapının ardında bir küçük kuş öter, Her paspasın altında bir anahtar, büyüklüğünü Onu […]
Aşk da gelir peşimize, biz yürüyüp gideriz Kumsalın en ince yerlerine basarak Çünkü hep eklemlerdedir işimiz: sevgi ve nefret, Dostluk […]
Yitik adalardan uçurdum son uçurtmamı. Güllerin kırmızısı, tek olsun, bir de beyaz, Niye papatya getirmezler anlamam. Son bir kokladım memleketin […]
Herşey yerli yerindeydi, masalar, sandalyeler tabldot tepsileri, tabaklarda yemekler Tütüyordu hâlâ. Kabukları soyulmuş bir portakal Duruyordu orda, üstünde bir kızın […]
Bahçe tarumar. Ama gözler önüne serilen Görüntünün sesi mi olmalı sözler? Serçe Cıvıltıları, çan sesleri, at pislikleri, Rüzgârın kuru yapraklarda […]
Bir aşkı şiddetlendirmek olabilir mi Bir sesi, bir bakışı, bir sarılışı Ayaklarımız yerdeyken ama, suda Ya da salda gidiyoruz ırmak […]