Ömrümü Kayda Geçirdi Bir Sokak
Eski bir yalnızlıktan ödünç alınmış günlerle Yaşadım gençliğimi ölü bir kadının saçlarını Okşayarak… Yaşadım babamın ruhuma ithaf ettiği Bütün pişmanlıkları, […]
Eski bir yalnızlıktan ödünç alınmış günlerle Yaşadım gençliğimi ölü bir kadının saçlarını Okşayarak… Yaşadım babamın ruhuma ithaf ettiği Bütün pişmanlıkları, […]
Akşamları boynundaki merhamete sığınan aşkın ölü kuşlar, daha sabah olmadan seni tükettiklerini anlar anlamaz, kirli ve acımasız bir dalgınlğga uçarlardı. […]
Ölüm, sizin eve sığınan kimsesiz bir çocuktu. Sen ondan öğrendin kendine ne kadar uzakta olduğunu Ölüm düşürdü seni ruhunun gurbetine […]
Aşk değil bu merhamet akşamın durmayan atlarından anlıyorum bunu zaman boşluklarında dönmeyen başımdan İki sayıklama arasına bir günü sıkıştırıyorum Biliyorum, […]
Biliyorum, konuşacak birşeyimiz yok Ama yine de gözlerini al gel Elindeki yarayı, suskunluğunu, acemiliğini Beni biri severse inanmam Seni biri […]
Ben bir tek sana inanıyorum sevgili. Ve sen de bu şehirde yaşıyorsun. Bu bana yetiyor. Benim bu şehre sonuna dek […]
Hadi gir içeri. Ama gözlerindeki o kanayan suçluluk bırak kapıda kalsın. Ona ihtiyacımız yok artık. O hayatın içine birtürlü sığamayan […]
Bitaneme Bir tek seni sevdiğim doğruydu… Ve bu doğru yüzünden hayatım yalana battı… Sen beni dışladığından beri beni sevenlere bir […]
Anlaşmak diye birşey yoktur aslında dillerin ve yüzlerin altında başıboş zamanlar dolaşır sokaklarda bir kıç, bir penis, bir çocuk-köpek gibi […]
İnsan kendisini merak etmeli; hem de ölümüne merak etmeli. Gün bitti işte… Kim farkında bunun senden başka… Herkes bu yenilgiyi […]
Düşkün bir prenstin muhtaç kalmıştın bu dünyada görünmeye bitmeyen arzularına muhtaç kalmıştın Sadece fakir biriydin sana göre beni görünce öylesine […]
Künyeme kazıdım ölü doğmuş sevinçlerimi ölürsem beni seninle ararlar şimdi bak, incelirken zehirleniyorsun yavaş yavaş beni yanaşma ruhum boğuyor geceleri […]
Aşk, ölümün dudaklarından öptüğü zaman yüreğimdeki zehirli çiçeği usulca bıraktım dünyanın dışına… Aşk, ölümün dudaklarından öptüğü zaman son kez ayaklanır […]
Kırıldığın zaman, çitin ötesindeki insanları düşün, acıları içini ısıtsın, doğrulansın yüzün, gözlerine çekimser bir mevsim süsü ver korkma, kimsenin gözükmez […]
Yıllar sonra itiraf etti. Üniversitede okuyan üç erkek çocuğu vardı ve faşizmin gemiyi azıya aldığı günlerdi. Silahlarını hayatlarının en üstün […]
Usul usul azalıyordu sevgisi, kalbi soğuyordu… Aynı masada, yanyana oturuyorduk, ellerinden tutuyordum…Akıntıya kapılmış bir çiçek gibi bilmediğim, bilmediği uzaklıklara doğru […]
Nasıl da unuttuk, kimsesiz odalarda işte vaktidir kendimizden kopmanın, dediğimiz o sonsuzluk anlarının bizi herkesten ayırdığını… Nasıl da unuttuk, mutluluktan, […]
Bu gece konuğumsun. Karanlık, yırtıcı düşler ve küçük ölümlerle dolu bir ormandan geldin bana… Perdenin aralığından sızan mahcup ay ışığı […]
Otobüste sevgi yoktu. Orada herkes kendine ve birbirine düşmandı. İşte bu yüzden otobüsteki insanlar birbirlerine en kötü yüzlerini göstermekten çekinmiyorlardı. […]
Yüzünü aradın sen hep en çok sevmek isterken bile… Bir bulsan yüzünü bir bulsan insanlara dağıtılmış hasretini İstediğin gibi sevecektin […]
Artık daha fazla böyle yaşayamazdı. İçindeki o sadece ve sadece kendisine ait olan özü ortaya çıkarmak ve onu yaşatmak istiyordu. […]
İşte yine başbaşayız içimin acısı yine birlikteyiz ver elini sus ve ne olur incitme beni Ey kalbimin ağrisi ver elini […]
Öyle tutkuluydun ki hayata başlarken… Şimdiyse küçücük bir çiçek teselli ediyor seni… Aradaki o büyük boşluğun adı, aşk olsa gerek…
Geriye doğru baktığımda… Geriye doğru baktığımda, çünkü ancak böyle anlaşılıyor bazı şeyler, ben aslında ilkokul 4.-5. sınıftan itibaren yazar olmayı […]
Tek başıma hiç sorunun yanıtını bulamıyorum. Hep yeni hayatlar yaşamayı isterken kendimi aynı hayatı tekrar tekrar yeniden yaşarken buluyorum… Sisli […]
Yolculuğa… O uzun, o zorlu, ama bizi iyileştirecek acıya doğru yolculuğa çıkarız umuduyla gitmiştim yanlarına bu gün de.. Heyecanlıydım, sabırsızdım, […]
Biliyorum konuşacak bir şeyimiz yok Ama gözlerini al gel Elindeki yarayı, suskunluğunu, acemiliğini Beni birisi severse inanmam Seni birisi severse […]
Aşk için kötü olmayı seçtim kavuşmaların önünden koştum hep acısını senden çıkarttım içine çekmeye unuttuğun kalbinden Son gece anladım bu […]
Martıların sana doğruyu söyleyecekti arzu tramvaylarına binmeseydin Acıların seni yeni bir şehre götürecekti Yürüyüşüne vurulmasaydın… Tuhaf, ele geçmez, tehlikeli bir […]
Uykunda ağlıyorsun… Uykunda öpüyorum seni… Korkmadan ağlıyorum seninle… Senin için bir şey yapamayışıma, seni bu dünyada yapayalnız, kimsesiz bırakışıma ağlıyorum… […]
Hava güneşliydi, ama ılık bir kan gibi yağıyordu yağmur yine de… İki büklüm olmuştuk, başımızın üzerinde incecik, bembeyaz ve yorgun […]
Biz aşk bahçemizi küçük tuttuk seninle içinde güvensizlik ağaçları, küstüm otları kendini saklama çiçekleri Özlem kirlibir kan gibi yüreklerimizi boğmasın […]
Gözlerini eksik yaşanmış bir bahar gibi kullan gülüşünü as intihar koğuşlarına çelimsiz ruhlarda erken yağmurlar biriktir nasılsa taşra hep hazırdır […]
Çocukluğumun bahçesiydin sen bütün bilinen mutluluklardan uzakta, o sarışın akşam üstlerinde, ıstırabın eşiğinde… Nefesim sıkıştığında seni sevmekten ömrünü okurdum o […]
Senin sana rağmen bir yüzün var Herkesin ilk aşkına benzeyen Beklemek kadar acı, anlamak kadar zor Nedensiz ölümlerin suskunluğu gibi […]
Dönemem terk ettiğim hiç bir yere Dolaşıp duruyorum sokaklarda Dilimde o son duam Ben hiç kimseyi bu kadar sevmedim ki […]
Tek başına bir odada kalıyordun. Odanın duvarları baştan başa camdı. Baştan başa sımsıcak ruhtu… Odanın ortasında çırılçıplaktın. Bir sandalyede oturuyordun. […]
Öğrendiğin her şey, Susup arkanı döndüğün. Yenildiğini unutup, Güzelliğini sonuna dek yaktığın her şey Seni senden kurtarmıyorsa Ne anlamı var […]
Ellerinden utanıyorsun. Benim umutlu olmaktan utandığım gibi… Gösterişli bir vitrin gibisin. Ağladığını bir tek sen biliyorsun Ağladıkça daha da ışıldıyor […]
Eski bir Türkçe kitabında rastladım sana. Sırtın pencereye dönüktü, odan kararmak üzereydi, usulca öne düşmüştü başın yorgun bir düşü taşıyordun […]
Anne beni onayla ve daha çok sev, dersiniz.. Baba, beni önemse ve hep yanımda ol, dersiniz… Bakın size yazdığım bir […]
Karşılıksız aşkının zehrini taşıyordu bana Kokusu sinmişti inatçı ruhuma, kitalarıma, ellerime… Öyle çok öpüşürdük ki, Ağzının tadıyla yerdim yemeklerimi… Öylesine […]
Telefonlarıma cevap vermeyeceksin…Cevap versen bile, öyle yorgun öyle isteksiz çıkacak ki sesin, bir küfür gibi… Sevmeyeceksin beni…Biliyorum bu şehri bana […]
Soğuktan korkarsan küflenmiş gümüşle kaplanır bedenin Kendine kışkırtılırsın çiçekli mağarayı unutursan. Sana ikindi odaları yok anarşist ruhunu taşıyamazsan Kalbin gözlerini […]
Evine çağırdın ilkyaz sevinçlerini çocukluğuna Yırtıldı gözlerin, içine hayat doldu o karanlık ışık… Yükün yok artık her sabah hoyrat bir […]
Yaktın masum hırslarını geliyorsun oysa bir bilsen, seni ona taşıyan şehir saçını bağladığın iple bile alay ediyor Ah! bir bilsen […]
Biz aşk bahçemizi küçük tuttuk seninle içinde güvensizlik ağaçları, küstüm otları kendini saklama çiçekleri Özlem kirli bir kan gibi yüreklerimizi […]
Oldum olası içsel yolculukları, bağlanmayı, mistisizmi ve aşkı severim. Aşkın insandaki en yoğun mistik duygu olduğuna inanırım. Âşık insanları bilge, […]
Sen oradasın Yazılmamış bir şiir gibi… saf ve masum bütün öfkem bu sana başeğmem ve sonsuzca arzulamam
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri… Yeryüzüne gönül indiremez onlar… Hayatı ve insanları anlarlar, hayata ve insanlara merhamet duyarlar, ama hayatın […]