Topraktan mı çıktı yarı toprak bir yaratık, Gökten mi indi yarı gök bir kartal. Bir Memet daha var oldu o […]

Oynasak Biri yıldız olsa Biri ben olsam. Oynasak Gelse gecenin biri Çağırsak gündüzün birini Biri ben olsam. Oynasak Alsam yeni […]

Peki alınız sizin Daha istemiyorum Bu el bu ayak Bu duyu bu düşünce Sizin Daha istemiyorum Dallarda göklerde sularda Açılarım […]

Geceyle parlayan gözleri vardı, Cesurdu, cesurdu ziyade. Nasıl ki çekti bizi, İstifade. Karanlık mağaranın kapısında durduk, Geçerken bıraktık taşı. Sustu […]

Denizin sakladığı bir şey var Sevmek der kimi, Kimi unutulmak. Peki neden üşütür hep Bu ağustos gecesinde Karanlığın büyüklüğü? Beni […]

Ilık bir su gibidir içimde yalnızlığım, Yalnızlığım, ruhumda uzak bir ses gibidir. Her sabah ufuklardan mavi şarkılar gelir, Ve her […]

Çıkamaz çocukluğundan dışarı Kimse. Oynamamız bundandır. Kara toprakla binlerce yıl. Çıkamaz çocukluğundan dışarı Kimse. Bundandır sevmemiz kiraz ağaçlarını. Çıkamaz çocukluğundan […]

– Ordunun silahları alınmış ve alınmakta Atım acından hasta, çalmışlar kılıcımı, Üşürüm. İçimde silah sesleri, Sabaha kadar, tövbe tövbe, Gecelerle […]

Yediyordu Elif kağnısını Kara geceden geceden Sanki elif elif uzuyordu inceliyordu Uzak cephelerin acısıydı gıcırtılar İnliyordu dağın ardı yasla Herbir […]

Kardaş, senin dediklerin yok, Halay çekilen toprak bu toprak değil. Çık hele Anadoluya, Kamyonlarla gel, kağnılarla gel gayrı, O kadar […]

Nereye sevdiğin benim, inandığım nereye, Rüyaların yarasalar gibi uçuştuğu geceler içinden. Dalgınlığımla hareketlerini seçemiyorum, Varlığının altın kafiyesini arıyorken ben. Hangi […]

Ağaç taşı anlamaz Gökyüzü MAVİ iken Ağaç susuzluğu anlamaz Gökyüzü MAVİ iken Ben seni Çok sevdiğimi anlarım Gökyüzü MAVİ iken

Bir kuştu, Allı allı bir kuş. Her tüyüne bir çiçek bağladılar Uçmadı o. Bir kuştu, Mavili mavili bir kuş. Her […]

İster misin ellerimizi birleştirelim, Sen iki vur, ben iki daha, Çalmış mı, Emmiş mi alın terini ulusunun, Sen dört vur, […]

Dağ uzanır gökyüzüne, Ölüler karanlığa uzanır. Nerelerden nerelere varır yaşamak, Acıdan, iğde sarılığından, düşünüden uzanır. Sever misin, öpüler ardı boş, […]

Taş atar aylara günlere gezegenlerden o, Avuçlarında en bağnaz inanış, soyunuk. Ver sen bir ölçek, bir ölçek daha, bin yıl […]

Koca Kızılırmak köpüre köpüre Akıyordu, Bir telgraf direği dibinde, Zamanlar kadar telaşsız ve köpüksüz, Yürüyordu, Sivaslı bir karınca. Karşı kıyıdan […]

Allah ne kadar büyüktür, Ekinlere güneş verir çocuğum. Beni mavi sabahlara devreder, Mavi güller gibi uykum. Allah ne kadar büyüktür, […]

Sen korkutursun Küçücük kuşları Bahçelerde sabahtan akşama dek Ama gelince kocaman gökler geceleyin Üstüne doğru Senin korktuğunu duyarım.

Hangi mahallede imam yok, Ben orada öleceğim. Kimse görmesin ne kadar güzel, Ayaklarım, saçlarım ve her şeyim. Ölüler namına, azade […]

Kocaman yıldızlar altında ufacık dünyamız, Ve minnacık bir “hane”: Kokar kır çiçekleri gün ağarmadan, Anısız, uykusuz, Kokar nane. Ta öncelerden […]

Sevgimi unutmak için seyrederim bir tabloyu, bir mermeri, Ki ne kadar dalsa ruhum yeniden döner geriye: Okurum düşüne düşüne okuduğun […]

Söyle sevda içinde türkümüzü, Aç bembeyaz bir yelken Neden herkes güzel olmaz, Yaşamak bu kadar güzelken? İnsan, dallarla, bulutlarla bir, […]

Kadınların istediği Mavilik midir Gece midir Kocalar yaşlanır da anlayamaz.

Bana göre dağ Yalnızdır Uykusuzumdur Dağa göre ben Ben Dağa Göre Deliyim Dağ Bana Göre Aç Dağa göre ben Uzanamam […]

Askerler dönüyor ihtiyar askerler, Sulhun mavi dağlarından. Kalbimize ne kadar aşina Adımlarında kalan. Türküler dönüyor nurdan türküler Kağni arabalarından söylenmişti. […]

İşte zamanın karanlığı, gece gibi, Geçer bir gölge komadan. İşte Tanrı nefesli sahiller, İşte Bizans kopmuş Romadan. Sakalları uzamış keşişler […]

İşte karanlık büyümüştür, Dağ daha dağ Su daha su Yıldız daha yıldız olmuştur ötelerde. İşte karanlık büyümüştür, Ellerin Ayakların Solukların […]

Sular bizden akıllıdır, daha evvel görür akşamı, İner havadan önce, karanlığa, Büyük bir balık gibi ortadan silinir, Kaçışırken hayvanlar dağa. […]

– Vuzuh, el ve ayak halinde onu rahatsız ediyordu. Karar vermişim, öleceğim, Büyük sular arasında, korkusuz. Nur ile, uzak yazılar […]

Seni Öyle uzun seviyorum ki seni Ya yaradılışta doğmuşum Ya ölümsüzün biriyim ben…

Iki kişi birbirini aldatır Köy olur oraları Uluslar yalan söyler birbirine Ülkelerde dolar yeryüzümüz

Karanlıklarda, gündüzlerin arkasındayım, Bitmiş ikinci dünya savaşı, uğursuz ve kahraman, Uzakta esir uluslar türkü söyler, Türklügümün farkındayim. Bir soluk gelmekte […]

Çirkin, yavrum, dudaklarındaki kızıllık, Kansız doğaya karşı. Uyurken memleket ve evren uzaktan, Uyurken bir hücre, hücreler içinde, Eksi. Çirkin, bu […]

Burda, Hindistan’da, Afrika’da, Her şey birbirine benzemektedir. Burda, Hindistan’da, Afrika’da, Buğdaya karşı sevgi aynı, Ölüm önünde düşünce bir. Nece konuşursa […]

Yüzükoyun yatma diyor annem Yatar mıyım hiç, İster miyim Yüzümün Koyun olduğunu?

Yeşil çalışkandır, Kırmızı yaramaz, Sarı uykucu, Ak yıkanmış, Kara korkak. Ben erkenden Anaokuluna giderken Yeşil gibiyim.

Suçu büyüktü Âsû’nun göklerecek Taş atmıştı güneşe doğru Bilinmeyen türküsünde Bilinmeyen çağından Açtı uykusuzdu sayrıydı Dolmuştu şeytanların soluğu derisine Kötü […]

Şu ağacın tepesinde Var bir sincap Ceviz kırar, yemek arar. Her gün göremem ki Saklar onu Anne yapraklar.

Çocuklar korkunç Allah’ım, Elleri, yüzleri, saçları. Uyurlar bütün gece Yok sana ihtiyaçları. Çocuklar korkunç Allah’ım, Bebek yaparlar haçları. Aşina değiller […]

Namaza gidiyorum, alay dizilmiş, İhtişamımla uzuyor yollar. Bazen davet eder kölelerim hayata vücudumu: ‘Mağrur olma padişahım, senden büyük Allah var…’ […]

Af buyruğuyla açılmıştı hapishane kapısı Taşıyordu koca burunlar tıraşlı enseler kara çeneler Dizleri eğri omuzları çarpılmış sırtlar çıkık dökülüyordu Vakitlere […]

Vurmus dağlara dağlara ışığı Belli olmuş uzağı yitmişliğinden Düşünür bizi Gece aşağıda Üstlerden büyür samanyolu Bir sevgiye benzer Başka bir […]

Yaprak kokularında akşamı duyuyorum Ki beni yokluk denen yere yaklaştıracak. Yaprak kokularında akşamı duyuyorum Ki alnımda sulardan şarkılardan bir şafak. […]

Bu gece beni terk ettin çocuğum Ki hala ellerimde bir şafak. Herkes ölürken son anda Bir gece hatırlayacak. Birikti serçeler […]

Sen Deniz Gök, Bir an dursanız uykuda Büyür bir yosun geceye karşı. Tedirgin olur ölüler Bir an yaslansanız karanlığa, Sen […]

Sen ölüm, Evlerde pissin ama, Dağlarda iğrençsin. Sen ölüm, Birinin adı silinir de, Adın geçer ancak. Sen ölüm, Eli tutmaz […]

Uzanmış koca burun açık denize doğru, Lacivert ve gri gecenin değerinde. Karanlıkla başlar bir dünya sevgisi, Deniz feneri parlar, Talihe […]

Bu eller miydi masallar arasından Rüyalara uzattığım bu eller miydi. Arzu dolu, yaşamak dolu, Bu eller miydi resimleri tutarken uyuyan. […]

Çiçeğim, bu yaşamak değil Tek tek Ne geceler bir şeye benzer, ne yollar böyle Tek tek Kuzular meler mi ıssızlıklarda […]