Taflan
Ne zaman dinecek, ne zaman? bu taflan, bu taflan? ey uçurum gözlü sevgilim! ne zaman baksam bir hiçlik tadı ve […]
Ne zaman dinecek, ne zaman? bu taflan, bu taflan? ey uçurum gözlü sevgilim! ne zaman baksam bir hiçlik tadı ve […]
Ölüm bir aşirettir doğuda ay ışığı gülden hoyrat gölleri güzelden talandır ve asi, durak bilmez ağıtlarıyla uçsuz bucaksız turnalarını kat […]
Sen benim kalbimin bakıcısısın Güldeki karanlık yazıdan bir mesel Sussam razı değil dile Konuşsam derin ve geleneksel Bir hüzündür Dolaşır […]
Eylül! daha çocukluğumdan beri size bakardım ben bir yazın azalmakta olan sözcüklerinden nasıl da ansızın sökülürdünüz bahçelerle ve kül dolardı […]
Çok uzun anlatmak gerekti ve biz, sadece ima ile geçtik ‘yol verin sevdaya’ gördük ve yol verdik acıdan kalkıp acıya […]
Yeşil imgeli kız! İlkyazım! Hangi harf gül, hangi dal dize? Bu büyük ağaçtan her ikimize Kalan hangimizdik… ey hayal hanım […]
Kuş sananlar yanıldılar Bir bakıştır dedi kimi Belki de bir bakış kuşu Kimseler bilmiyor hala Güzelliği yaz iklimi Çiçek boyunca […]
Söylesem hüzün olur, söylemesem de hüzün; zaten sözler de bezgin… kime anlatılsın? âh, dil’den ürker olduk; kimse dil’in bir düğün […]
Güneş de batarken sararır acılar kaldıysa dünden bugüne elbet sorulacak bir hesap vardır ve hüznü bir kirmen gibi eğirip yükleyip […]
Doğunun bebeleri taş bebek değildir; say ki onlara cefa ince yaralı bir gömlek ve ninniler en çok akşamları zor say […]