Cevap No:2
İki serseri var: Birinci serseri köprü altında yatar, sularda yıldızları sayar geceleri.. İki serseri var: İkinci serseri atlas yakalı sarhoş […]
İki serseri var: Birinci serseri köprü altında yatar, sularda yıldızları sayar geceleri.. İki serseri var: İkinci serseri atlas yakalı sarhoş […]
Saat beşte akşam oluyor: insanın üstüne doğru yürüyen bulutlarla. Yağmur taşıdıkları belli. Birçoğu elle tutulacak kadar alçaktan geçiyorlar… Bizim odanın […]
Seni düşünmek güzel şey, ümitli şey, Dünyanın en güzel sesinden En güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey… Fakat artık ümit yetmiyor […]
Kapıları çalan benim kapıları birer birer. Gözünüze görünemem göze görünmez ölüler. Hiroşima’da öleli oluyor bir on yıl kadar. Yedi yaşında […]
Gözlerine bakarken güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma, bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde kayboluyorum… Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum, […]
Bu sıcaklarda seni düşünüyorum çıplaklığını boynunu bileklerini minderde ak bir kuş gibi yatan ayağını senin söylediklerini. Bu sıcaklarda seni düşünüyorum […]
Sen benim sarhoşluğumsun ne ayıldım ne ayılabilirim ne ayılmak isterim başım ağır dizlerim parçalanmış üstüm başım çamur içinde yanıp sönen […]
Ne güzel şey hatırlamak seni: ölüm ve zafer haberleri içinden, hapiste ve yaşım kırkı geçmiş iken… Ne güzel şey hatırlamak […]
İskemleler ayakta uyuyor masa da öyle serilmiş yatıyor sırtüstü kilim yummuş nakışlarını ayna uyuyor pencerelerin sımsıkı kapalı gözleri uyuyor sarkıtmış […]
Bizim avludan mı kalkacak cenazem? Nasıl indireceksiniz beni üçüncü kattan? Asansöre sığmaz tabut, merdivenler daracık Belki avluda dizboyu güneş ve […]