Türk şiiri

Türk şiir sitesi


Bu Bahar Şaşma

Birdenbire ne oldu bana böyle Ben eskiden yağmur filan takmazdım Aşk desem değil yorgunluk hiç değil Verip alnımı parmaklığın buz […]

Güneş Gibi

Iki elinle kapatıp Yırtığını yaranın Koynunda yıldız taşırsın Ama düşer yine yıldız Düşeceksen sen de Bir akşam alacası Güneş gibi […]

Af

Duvar duvar duvar Sana ne desem ki ah Incitmeden gözlerini mahkûmun Her taşını kırmalı bir bir Gerisi laf-ü güzaf

İçeri

Düştüğünüzde çok şeyden ırak bir daha yaşayamayacaksınız çok şeyi Tutamayacaksınız kolundan kısa pantolonlu bilya çağında bir çocuğu Coşamayacaksınız bir kızın […]

Diyarbakır Ölüleri

I Dün gece muştularla yağıyordu havalandırmaya ilk karı martın Dün gece yüreğimizde bıçaktı ölüm haberleri diyarbakır’ın Asıldı ellerimiz ayasından kasap […]

Bahar Ağrısı

Bir bahar daha dönüp gidecek kapıdan Bir bahar daha sensiz yaşanacak Demek Bir bahar daha Insanlar asılacak şafakta Ben en […]

Bulutları Kıvırcık

Yıl dört mevsim on iki ay Yıl üçyüzaltmışbeş gün Olur olmaz yerinde gecenin ve gündüzün Tenimde uyanıyor senin çığlık çığlığa […]

Hırsızlama

Kapalı Kızların Kapılarını Hırsızlamalı Kim Takar Karşı Kapıya Karanlık Konan Papağanı Çatlatıyor Damarlarımı Kan Bahar Gelmiş Aylardan Nisan

Anımsamak Kuşları

I Çatıların üzerinde yürürdü serçeler Kanatlarından günışığı dökülürdü Ciğerleri sökülür gibi öksürürdü yokuşa vurdukça erkenci işçiler Ekmeğinin yanına güneşi koyup […]

Kitap Türküsü

Ve bir gün eline ustura ağzında sınanmamış allı-pullu mektuplar geçerse bil ki sevgilim ben artık elleri üzerinde yürüyen şaklabandan başka […]

Hasretin Müebbet

Alnımın en uzun çizgisinde kanayanımsın, ablamsın Yokluğun acı bir bıçak gibi düştü de önüme Öptüm, dudaklarımda parçalandı gül suretin Alnımı […]

Çiçek Gibi

1 Seven Güzelim çocuk Karşımda duruyor fotoğrafın Güneş gibi asmışım ranzama seni gözlerimi gözbebeklerinde unutup O kadar yakın ve o […]

Çocuk

Ağlardı gözlerin Mavi yeşil kara Gülerdi gözlerin Mavi yeşil kara Ağla çocuk gül çocuk Ama usul usul değil Ama usul […]

Müebbet Türküsü

I Önce kol sonra sürgü sonra anahtar açılır kapı Itilirim sırtımdan ben ebedi kiracı kesilmiş hükmüm Önce sürgü sonra kol […]

Anneler Günü

Yeşildir artık yüreğinde kara bulut Bugün anneler günü annem beni unut Evde acılar koynuna yangelip yatmış Inadına giyin sen de […]

Mümkünüm Yok

Yusuf’a Plastik tadında yediğim içtiğim Yaz kış gözlerimi örseliyor duvar Paslanıyor demir gelip boyuyorlar Hep aynı renkte ölemem Beton tuttu […]

Mâceram

Genç mi olunurmuş içerde a benim gülüm Söyledim yedi yılda bütün türkülerini ömrün Güz bir yandan uçuşur saçlarımda kış bir […]

Merak

Siz şimdi bana bir kucak Gökyüzü getirebilir misiniz demirörgülerle parçalanmamış Suda serin suda pırıl pırıl akan bir yaprak Bana çiçek […]

Güz

Sarı yaprakları ağaçların Kanatları kırık bir kuş gibi düşüyor Ta buradan duyuluyor gürültüsü Kalbimde dehşetli bir keder üşüyor Kuru yaprakları […]

Hepinizin Olsun Bu Şiir

Rüzgâr etekli geçin çocuklar gözlerimden Geçin kısa pantolon boy boy oyun oyun Şakacıktan oyuncuktan olsun razıyım dünden Ba-ba deyin çığlık […]

Ellerin Müebbet

Senin neden neden istediğini bilmezdim Çamaşır makinası der koyardın postanı Tersyüz eder ceplerini gösterirdi babam Bir el ıslatır çitiler bir […]

Kuşlardan Önce Kalkan

Palton yoksa ellerimi tut Kaportacı işçi çocuk Pusu kurmuş kapına Çakal gibi bir soğuk

Kanat Çırpa

I Gözkapağının altında daha ilk adımda mayın Seni düşünmemek elimde değil uyanma sakın Mayını geçsen yanağının çukuruna kurulur pusu Kirpiklerinin […]

Ne Fayda

«Telden Demirden geçsen Mapusu delsen Ne fayda!» I Yüreklerimizi gencecik Çıkarıp verebilseydik Üşümezdi göğsümüzde Biber gibi bir uçurum II Tam […]

Güzdür

Güzdür Yapraklar Ayağa Düştüğünde Ve kuştur Göçmen Gökyüzü Güzdür Göçmez Kalır sızısı Ellerimin Güzdür Çünkü Anımsanır Tarihi Bütün Yenilgilerin Güzdür […]