Gün gelecek KAMER HANIM Gençliğini düşünecek Hafifçe daralacak kalbi Mutfağa doğru gidecek Yumurtayı çırparken kasede Durup saçlarını çözecek Şurup kaynayacak […]

Faslı Evvel Bu olaylarla düşüp kalkan mevsim bahardır Salâh Birsel’in aşık olduğunu haber veren alametlerdir Kızla oğlanın arasını ayıran bir […]

Ben piyano çalıyorum sen orada kaç yıl Saçlarını at sevmeyi değiştiriyor çünkü Ellerini at gözlerini at dudaklarını at yoksa Ben […]

Ne yapar çileli Hacivat şimdi mezarda Dayak mı yer gene Karagöz’den o yerde Yoksa çay mı pişirir pilav ya zerde […]

Herkes sek sek yürür Ben yalınayak koşarım Herkes gülerken ağlarsa Ben ağlarken gülerim Asık suratlara değil Anaç kikiriklere bayılırım İçim […]

Çıt çıt Güzin demek buzlu viski Siz bilmiyorsanız ben biliyorum Ben içki seviyorum GÜzin’i de seviyorum sıcak olursa Haziran olursa […]

Ben karaşinlere vurgunsam Sarışınlara da bayılırım Zemheri ayazını da kovalarsam Apul apul yürürüm yaz sıcağında Koşarlı akılların önünde eğilirsem Bönleri […]

Duralım efendiler biraz Koşmayalım öyle delice Yormayalım kalbimizi Katmerlendirip gerdanımızı Oturalım efendiler biraz İsteyen dikilsin gönlünce Çökelim biz yere şöyle […]

Hacivat’ın evi Köşede ufaraktan Bir tüfek atımı duraktan Kapı pencere elekten Döşemeler zemberekten Dökülmekten Sökülmekten İncelmiş süprülmekten

Ozan Andre Chenier yi İkiye böldüğünden beri giyotin Kurum satıyorsa meydanlarında Paris in Ozan kardeş hadi hop Sende uzat boynunu […]

Hacivat’ın karısı İncecikten yeldirmeli Göz kaş oynatmalı Gerdan kırmalı Beden sarmalı Gülmeli güldürmeli Rakı süzmeli Aşık üzmeli Şiir düzmeli Hacivat’ın […]

Kilimlerle senin sofalarla var yürüyüşün Geldik şimdi bu saçların ki çözdüm ve çözmedim Kuşluk yürüyüşün senin gerinmelerle ikindi yürüyüşün İnceciksin […]

Sizinkisi de gülmek mi a kikirikler Gülünce şöyle sunturlu gülmeli Bir iki üç dişleri göstermeli Sırıtmalı değil zangır zangır gülmeli […]

Eser Salâh Birsel eser Kendi kısmetine küser Bir camdır kalbini keser Keser değirmi değirmi

Kimse inanmaz Benim hafif-makineliyle öldüğüme Veya ayrıldığıma dünyadan Benimde başkentte bi odam Şiir kitaplarım Üniversitede adım Ve arkadaşım vardı Ünüm […]

Ben Güzin’i düşünürken Güzin’in de düşündükleri vardı İnce inceydi parmakları Minnacık bir yüzü vardı Güzin’in aklında Atlar arabalar Daha başka […]

Akşamsa gelecektir eski kuzu Bütün gün ölüp kulesinde Sisler kapansa da üstümüze Kucağında bir sürü heykel Bir alanı dolanacaktır koşaraktan […]

Beşi onu bir gelirdi kızların Vücutları dimdik saçları darmadağın Dağılmasını beklemezlerdi kalabalığın Allık pudra düzgün hem de bir yığın Beşi […]

Ah iç gıcıklayıcıdır sabahları yâlel Bir nağme uzanır davuldan Sepetçioğluna İzmirlilerden üç akıllı iskemle atmış kordona Zurna çalıyor Pasaport önünde […]

Sen şimdi kocanın evinde oturuyorsun Ve saçların artık eskisi gibi değil Geceleri yemekten sonra Çorap söküğü dikersin Belki de ellerin […]

Caddelerden İstiklal caddesi Havuzdur da havuzdur Kadınlar da ördekleri Dalaşır şıpıdak şıpıdak İstiklal Caddesinde dükkanlar İki yandadır da iki yandadır […]

Oysa şu şiir göründüğünden de kısadır Masanın üstünden sarkan göz kızındır Puselik makamında bir nağme sazındır Salâh Birsel ofeder besbelli […]

Yazdığım şiirler içinde benim Bir tanesi öyle içten öyle güzel Jale mutlak siz de beğenirsiniz Bir yeri var hele bütün […]

İsterse darbuka gelsin önden İster keman çıksın ortaya Üşüşsünler üşüşsünler Odaya dolsunlar evveli Ut atılsın bir türkü çağırsın Tambur kıpırdasın […]

Ben ölmem İşimi bilirim ben Ecel zangoçlarını bile Bir çırpıda atlatırım Sıfır denize yuvarlasanız Lime lime doğrasanız kafamı Bu odalardan […]

İlkin bir sarışın açtı pencereyi Sonra bir hallicesi bir dillicesi Daha sonra güldü kaçtı Kadınların en incesi Derken sıra esmere […]

Çevrenin görünümünü sırtlar Doğayı çekip çekelerim Martıları alay alay Kartalları elle tutarım Taa ımırcık karanlıkta Yollara koyulurum Selvilere mazılara abanır […]