Gece Tanıklığı (x Xvıı)
Gecikmiş karla döküldüğünde ağaçların sırrı çekildiğinde fırtınanın elimizden aldığı deniz gecenin saldırısına uğramış bir kıyı kaldığında kendini hangi ışıkla sınayacak […]
Gecikmiş karla döküldüğünde ağaçların sırrı çekildiğinde fırtınanın elimizden aldığı deniz gecenin saldırısına uğramış bir kıyı kaldığında kendini hangi ışıkla sınayacak […]
Seni tanıdığımda Med zamanıydı, kanat alıştırıyordu ay Bakışlarının kardeşi, zümrüt toprak Çaresizliğin sesini tanımlıyordu saatin Sana yakışan da buydu Ve […]
Bırakılmış bir sonbahardı şiirler şiirini arıyordum lorca’yı ağlarken buldum rüzgarda eylül güneşiyle tutuşan bir gitar sesiydi ispanya bir elim sıcak […]
Alo santral bana otel müdürünü bağlayın lütfen şu liman tablosunu kaldırsınlar hemen odamın duvarından ben ne zaman binmek istesem o […]
Her sabah bir mermi saplanıyor uykusuzluğuma yatağımdan ölü bir asker uyandırıyorum bir top kanlı sakal rüzgara dolanmış kalkıp tıraş aynamı […]
Sarayburnu aile çaybahçesindeki bir güz öğlesi sen ben ve adını bile bilmediğimiz bir istanbul oturmuş konuşuyoruz her şeyden senin ellerin […]
Bu dağlar o çok öldüğüm dağlar değil eğri büğrü gülen bu çocuk bu yamyassı rüzgar kapının önünde uluyan bu gece […]
Dağa çizilmiş resimdir Bir çocuğun babası olmak Yakından balınca anlaşılmaz Uzaktan belli eder kendini. Taşrada yalnız yaşamaktır Bir çocuğun babası […]
Herkes işinde gücünde tohumu alınıp bostanda bırakılmış bir salatalık gibi sararmış kurumuş elleriyle yün eğiren şu nine işinde gücünde arsa […]
Beklenmedik bir şafak gibi parlıyor ellerimizde bıçaklar fazla buluyoruz ışığı ve tek başına bırakıyoruz. bacaya konmuş güvercinle konuşuyor yağmur, en […]