Neden
Doğa her şeye karşın yenileyecekse durmadan Neden önemsemek bunca kendini Taşlı tarlalarda bir tek gelincik Savaşmak değmeyeceği ölümsüzlüklere
Doğa her şeye karşın yenileyecekse durmadan Neden önemsemek bunca kendini Taşlı tarlalarda bir tek gelincik Savaşmak değmeyeceği ölümsüzlüklere
Mavi çocuk pencere Avcunda kartopu El ele yürüyor Çınar yaprağı serçe Ölüme zulme
Yok eller alnında Aya bakıyor tekil Suskun usul göğsü Soluk buğu camlarda Haberi sonra gelir Atlar sırılsıklam Gök uykuda parlak […]
Şafak attı atacak Hurcum kapıda gidici Kadı Sait kızı anam “Gurbet ne kadar acı” Orhan’ın baba-evi Öptüm ellerini sıcak Kalbinde […]
Ölüm süzmüş gözlerini Testi yazıtlarında sözü geçmez Uzun fısıldadığı sen değildin hiç Geceye yineler ak doğumları
Ayırdığın çenelerinde ezilmek Diş aralarına dostluğu konduranlara Tuhaf patlak gözlerinden akan yaş Derini kullananlara selam bayrağı Bana ayakbağı olma sakın […]
Ben gitmem ya bilesin Bırakıp gidersen beni Kayalıklar orada Omurgam paramparça
Yanağından aldığım öpücük Ölüme vereceğim rüşvet içindir Kayalardan geri dönen köpük Kahkahası patlayan denize inattır Gece ağarken sırtından dağların Baykuş […]
Kar savruluyor Zorluyor duvarları Kime sarılgan Mi-minör kolları? Gibiyim kalın ve hantal Postu üşümüş Yüreğinden nabzına Dolaşan kor alaşım Isınsın […]
Seni düşünüyordum Biri arkamda durdu Ateş mi edecek ne Ağlama İlk gözümün ağrısı