Sensizlikle flört etmeyi sen değil sensizlik bilir sesi ses/sensizliği sensizlik bilir korkma, sana aşkı öğretmeyen kendinin ellerinden tuk! çok ağrımış […]

Gece eksilebilir, eksilmez tanıdık yüzüne susuzluğum doğrul sorgusuz, korkusuz gözlerinle konuş gel ben gözlerini tanırım senin… bu gece oturup seni […]

Tenini sınar bir ustura ince ince sızar kan bir tren sisleri yara yara geceyi çizer raylara bir adam, kapılmış da […]

“le bruyere, bir yerlerde, ‘yalnız olmamak gibi büyük bir mutsuzluk!’ der. kendi kendilerine katlanamamaktan korkarak kalabalıkta kendilerini unutmaya koşanları uyandırmak […]

Asolan hayattır bir akvaryumda yazmak, akvaryumda yaşamaktan kolaydır;bu yüzden her dize biraz eksik her şiir biraz yalandır..

I biz bu kentlere sığdık da bu kentler bize sığmadı âsiya ve bir çığlık gibi günlerin çarmıhında arttıkça yalnız, sustukça […]

Bu sensin Ve sesin Bu terin ve tenin haklı ıslaklığı Kal öyle Isıt gözlerimi gülüşlerinle Birazdan kapılar kırılacak belki de […]

(yitirdiğin her şeyde kazandığın bir şey var; kazandığın her şeyde biraz yitirdiklerin. bu yüzden birileri hep ısınıp dururken dinmez üşümelerin…) […]

Bitme! bak, içtim, yürüdüm, kederlendim denize girdim, üşüdüm, sana geldim düş bitmeden sen bitme bitmeden sevgi gitme bitme! bak, koştum, […]

I suları boğdu dalgalar … ses hoyrat sevinç yılgın şakaklarım sonbahar II “muhbiri çoğalmış sevdanın” yapışmış tenime ter elime kir […]

“eksikliğim çoktur ben de bilirim “eksiklikle kabul eyle gel beni” -Pir Sultan- ılıklığımı seriyorum gökyüzü çıplaklığına bölüş gel dola gel […]

Kuşlar mıydı, ben miydim ölen gerçekten bozgunum her sabah yeni bir kuşu yitirmekten… kuşlarım vuruldu kurak bir nehirle kaldım alacakaranlıkta […]

Bir ömür düştü payıma tufan! çıldırmak için… düşler besledim güpegündüz dövüşmek için uçurumlar besledim düşmek için! (artık bulduğun her sevgi […]

I yaban ve asi dağlara dağılan taylar gibi ve yangın gençliğinin alazında ışıltılı bıçaklar gibi adana’da yollara dizilmiş garlarda çığlık […]

Şimdi öfkemde dolandı gün allı-mor neydi az önce o zifiri karanlık ağarmadan ortalık selam civan dost bozkır mı uyanan güne […]

Kuşatılmışlığa kar yağıyordu toprağın mayınlı şakağı ürkek ve sabahın yeni renginde bir asker cizre yolunda güneşe bakıyordu herkes bir dünya […]

Götürür uykulu atları onları çarmıhlar çıkmazına” -Lorca- (artıktık artık): uğultuların artığıyız be çocuk spermlerin, rahim kanlarının, eski dolunayların kesilip yakılmış […]

(gidersen hani sığınaklarım? eksilir, zarar kalırım kalırım! yeni günün tenine dağılır yaralarım sana yağmur diyorum…) uzun boylu umuttun tadında unutuldun […]

Hasretin kan çanağı gözlerinde oturuyorsun seni soruyorum hiçbir şey bilmiyorsun hep bir çağlayan gibi senin sevdana aktım sen ise sularını […]

“uygarlık ve barbarlık kardeştir.” -Havel- dünya sığmıyor insana havel yüzlerdeki, yüreklerdeki maske parada kir, suda klor, havada nem yüksek borsa, […]

“eski güzel şeylerden değil, yeni kötü şeylerden başlamak gerekir.” -Walter Benjamin- göç geçer… geçer ayrılıklar baladı siyah bir orman olur […]

Diyelim ki sessiz gecede poyraz sis çökmüş o heybetli dağlara yurdun da kar altında, gözlerin gök – yüzünde bir dolunay […]

Içindeki çocuğu alıp kaç idris bırak paslı hançerlerle parçalamayı uykularını ihanet torpil yapmaz hasret ardına bakmaz kır kanlı bıçakları içindeki […]

Arınıyor, deviniyor gökyüzü toz ve ter karışıyor hayatıma uzak git bölünüp dağılan eksilip savrulan ne varsa! … merhaba doğrulup dirilten […]

Bir düğün gecesi mardin’de çektirdiğimiz resim benden söz eder yüzüm, bu öksüz ülkenin bütün sabrını kuşanmış örtülmüş perdeleri gülümsemenin demek […]

Resmin rehindir gurbetimde gurbetimde sesleri aşındırmış kimliksiz bir kasaba ve senin kederini ıslatan o yağmurlar rehin alnı özlemle dağınık bir […]

“bir ölüm uzaklardan vurur yollara bizi bilge bir yalnızlığa serer hikayemizi kırık bir kırlangıcı dağlara çeker beyaz kapanır bir ustura, […]

Bugün iki kez yağdı yağmur iki kez eskidim sanki iki ömrü kol kola yaşadım biri nergis bahçesi, diğeri mahşer yeri […]

Karaca dağ yamaçlarında kardelen çiçekleri her bahar umuda rengini verir ve her bahar Dicle’de ak köpüklere üşüşür papatyalar Siverek düzü […]

Sokulsan rahmanların şeyho dağ rüzgârı kokardı öpsen kıl’dı şeyho, koklasan duman bilmezdi şalvarının renginin neden değiştiğini ve kentte duvar yazılarının […]

Gittiğin yer bir yağmur damlası kadar yakın gittiğin yer bir uçurum kadar uzak herkes yeniden yazgısına kanacak gittiğin yer kalbimde […]

Garına ve akşamına varmamış bir trenle yolcusun özlemin, kimliğin ve arka cebinde terlemiş biletinle sen iki ömrü törpülerken sevgilim ve […]

Herkes kırılamaz ipince bir dal olmak gerekir kırılmak için ama dünya kütüklerin… ağlayamaz herkes ağlayabilecek kadar büyümek gerekir dünya ise […]

Güldükçe gün devrilir gözlerinin akşamına gecedir, bir rüzgâr getirir ellerini öperim… kimseler görmez dallar ıslaktır ay ışığında adın sonbahar yüzlü […]

Önce sesini sonra yankısını çaldırdın şu beton ormanında bu kent de tükürdü aşklarına kal orada! artık hiçbir şeyden kurtulamazsın ıslanmışsın […]

Bu aşkın nüshası rüzgarlarda Aslı bende kalacak Bizi hasret saracak Bulutlar çıldıracak Ayrılık başımı döndürüyor Kavuşmayı özlettin İntiharlar kuşandım Bu […]

Gözlerimin önünde ıslak dağların kabaran yalnızlığı ne varsa uçurumlar eşiğinde hüzünlerle yalpalayan ne varsa gözlerimin önünde ve hayat gül kokulu […]

Hayat hattında acemi tayfalardık ne avunduk sevinç müsvetteleriyle aşktan ikmale kaldık… bak her sabah bağıran yeni sabaha artık iklimler değişmiş, […]

Bu aşkın nüshası şarkılarda aslı bende kalacak bizi hasret saracak bulutlar çıldıracak ayrılık başımı döndürüyor kavuşmayı özlettin intiharlar kuşandım bu […]

(martılar gelmezdi ki sizin ordan martılar sizindi ey evlerinin önü deniz bizde ölen kartallardan, dağlardan size haber veririz bir bakımlık […]

Ne gül ne yarın! gül, küle karılmış günlerin tortusunda yarın, vurulmuş yatıyor bugünün avlusunda sakla yamalarını kalbim… insanlar büyüdükçe günler […]

Dicle kadar kurudum ne sustum ne konuştum çöplükte bir gül gibi böyledir savruluşlar ben yaktım yangınımı ben inledim, ben izledim […]

Abdülselam Daha aşksız ve kitapsız lisede ipince esmer yürekli bir oğlan Bu yağmur nerden gelir: Sular bulanır Bu çığlık nasıl […]

I uzun boylu ağrılara atıldım sokaklarda hırçın rüzgârlara katıldım iyi yürekli çocuklar sessizce büyümekte “dünyanın şavkı kendine, efkârı bize mi?” […]

I nehirler yarışır, çağıldar gözlerinde o nehirler benim nehirlerimdir aşk ki azar azar benim yerimdir üşüyorsam, sokaktaysam, yalnızsam gözlerin ey […]

Buralarda gece uzun gün ışığı yakındır var git artık bakma ardına ölüme fazla sokulma ama düşün ki mevsim rüzgarlarının savurduğu […]

(ey hayat, sen şavkı sularda bir dolunaysın aslında yokum ben bu oyunda ömrüm beni yok saysın…) yaşam bir ıstaka gelir […]

Kendi katline ilişmiş şu benim sürgün ömrüm sonrası intihar kokan bir sevda uçurumlarda uçurumlar kendi diliyle anlatılır… düşecektim ya, sanki […]

I gidersin; yağmurlarda kırık kalır mızrabım gidersin; ardından dilsiz bir ihanet gider gidersin; her şey gider gidersin; kalbimde bir tabur […]